Hepimizin içten içe hissettiği bir gerçek var: Hedefler, bizi duyduğumuz an itibariyle heyecanlandırır. Fakat hemen akabinde stres vücudumuzu sarar. Sebebi de hedeflerin nasıl gerçekleştirileceği konusundaki bilinmezlik ve olası başarısızlık korkusudur.
İnsan, korkudan aldığı güçle hedeflerini gerçekleştirmek için çalışır. Ve bunun için bazı bedeller öder: Stres, pazartesi sendromları, fiziksel rahatsızlıklar...
Zihin bilinmezlik değil, netlik sever. Hedefler bu yüzden vardır. Hedefi (Nereye gitmek istiyorum?) ve Yolu (Nasıl gideceğim?) kişi için son derece net hale getirseniz de, hala aynı bedeller ödenmeye devam eder. Bu serüveninin tadında-tuzunda hep eksilik hissedilir. Sebebi kişinin zihninde ve gönlünde hala net olamadığı bir sorunun cevabıdır: Neden bunları yapıyorum?
Collective Minds'ın Heart Beat Programı, mevcuttaki performans sistemlerine meydan okumaktadır. Gelin, bu sene oyunu değiştirelim. Performansın stresini, hedeflerin baskısını değil; işin insanlar için anlamını ve herkesin şirketin varoluş amacına ne kadar hizmet ettiğini konuştuğunuz bir ortamı birlikte tasarlayalım.
Hedefleri gerçekleştirirken, en değerli kaynağımız olan insanların zihinsel ve duygusal iyiliğini koruyacak kültürü inşa edelim. Sonunda her kalp atışında yaşayan bir şirket olalım.